Su gelirlerinin anaparalarının tamamı ödenmek şartıyla, gecikme cezalarının tamamen veya kısmen affedilmesi yönünde birçok belediyenin haberini okuyoruz. Aynı durum bizim meclisimizde de gündeme geldi, böyle bir işlem yapar isek mevzuata aykırı bir işlem yapmış olur muyuz?

630- 07- 01- 09- 06 hane halklarına adlı 2009-2011 dönem bütçe çağrısındaki gider bütçesi kodunun açıklamasında "..Örneğin konsolide bütçeye dahil bir kurum bütçesinden depremde zarar gören vatandaşlara konut yapmak üzere karşılıksız (hibe veya yardım olarak) bir ödeme yapıldığında bu bölüme gider kaydedilecektir.." denmesine karşılık, 5393 sayılı Belediye Kanunun 14. maddesinde "…kanunlarla başka bir kamu kurumuna verilmeyen mahalli müşterek nitelikteki görev ve hizmetleri de yapar yaptırır.." derken Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ve il Afet Fonunun görevleriyle çatışmıyor mu? Bu konuda vatandaştan belediyeye çok talep gelmektedir. Böyle bir yardım yapılacaksa sınır veya kriteri ne olmalıdır?

Birliğimiz Kırıkkale Belediyesi ile yedi ilçe belediyesi ve Çorum (Sungurlu) Belediyesi olmak üzere toplam sekiz üyeden oluşan, Kırıkkale Yeşil Vadi Su Birliği adı altında içme suyu arıtma tesisi yapımı için 2003 yılında kurulmuştur. Öğrenmek istediğimiz konu bu birliğimiz F-1 grubunda yer alan birlikler/ülke düzeyinde kurulan birliklerle üye sayısı 100'den fazla olan birlikler grubuna mı? Yoksa F-2 grubunda yer alan birlikler F-1 grubuna ilişkin niteliği taşımayan birlikler grubuna mı girmektedir?

31.05.2009 tarihinde 27244 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan norm kadro nüfusu düşen her belediyeyi ilgilendirmiyor doğru mu anlamışız? Yani nüfusa göre şu anda D-4 grubundayız ama önceden D-6 ya göre norm kadro yapıldı. Ne yapmamız gerekiyor?

Belediyemize Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı imam kadrosunda bulunan bir memur naklen geçmek istiyor. Bu konuda yazışmalarımız hangi bakanlıkla yapılacaktır. İmam kadromuz yok memur kadrosuna atayabilir miyiz?

Belediyemiz mücavir alan sınırları içinde, karayolu yapım işi üzerine bir şahıs tarafından taş ocağı kurulmuştur. Asfalt malzemesi çıkartmaktadır. Belediyemize ise hiç bir pay vermemektedir. Taş ocağından belediyeye nasıl bir gelir sağlayabiliriz?

1- Tapulu bir binanın ortak kullanım alanında işgal varsa bu sıkıntıyı hangi Kanuna göre çözmemiz gerekir? 2- Tapulu bir alanda başkaları tarafından arsa sahibinin izni olmadan tel çitlerle çevrilen bu işgali zabıtamı yıkar? Yoksa imar müdürlüğümü açıklar mısınız?

Bizim kasabamızda bulunan işyerlerinin çoğunda yapı kullanma izin belgesi bulunmamaktadır. Bu yüzden işyerlerine ruhsat almak isteyen esnaflar ruhsat alamamaktadır. Bizim bu işyerlerine (2004 yılından önce yapılmış) ruhsat verebilmemiz için ne yapmamız gerekmektedir. İşyeri açma yönetmeliğine göre yapı kullanma izin belgesi olmayan yere ruhsat verilmesi durumunda veren ve verdiren hakkında en az 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilir hükmü bulunduğundan bu konuda nasıl bir uygulama yapalım ki bu işyerlerini ruhsatlandıralım.

15.01.1997 tarihinde 12/3 derecede tahsildar olarak göreve başladım. Memuriyetten önce 15 ay askerlik hizmetimi yaptım. 07.07.2008 tarihinde 2 yıllık açık öğretim fakültesi sosyal bilimleri bitirdim. 2005 yılında devlet memurlarına verilen 1 dereceden yararlandım. Şu anda derece kademem 5/3'dür. Askerlik hizmet borçlanmasını yaptım ve yatırdım. Öğrenim durumumdan dolayı yapılan intibak tarihi 14.07.2008, normal terfi tarihinim 15.10.2008'dir. 14.07.2008 tarihinde yapılan intibaktan sonra normal terfi tarihinde tekrar kademe almam gerekmez mi? Şu anda olmam gereken derece kademin 5/3 mü, yoksa 4/1 mi olması gerekir?

Bilindiği üzere 12.10.2004 tarihinden önce yapılmış yapılarda su ve elektrik abonesi yapılacaksa yapı ruhsatı aranmaz koşulu var. Vatandaş elektriğe abone olurken MEDAŞ tarafından 12.10.2004 tarihinden önce yapıldığına dair emlak beyanı istenmekte. Bizde vatandaşın beyanına göre bildirimini alıp usulsüzlük ve vergisini alıyoruz. Uygulamada vatandaşın verdiği bildirim mi esastır? Biz yapının ne zaman yapıldığını bilmiyoruz. Uygulama nasıl olmalıdır?

Milli Emlak Müdürlüğüne ait olup, belediyeye hizmet alanı olarak tahsis edilen taşınmaz üzerinde belediyece daha sonradan geçici ruhsatla iş yeri yapılmış ve belediye bunu ihale yoluyla kiraya vermiştir. Ancak Milli Emlak Müdürlüğünün talebi üzerine kira bedellerinin kendisine ödenmesi istenmiştir. Gerekçe ise, tahsis amacı dışında kullanım olarak gösterilmiştir. İki yıldır ihaleyi kazanan şahıslar artık kira bedelini Milli Emlak Müdürlüğüne yatırmaktadırlar. Oysa taşınmaz üzerindeki üst yapı belediyeye aittir. Bu nedenle belediyenin herhangi bir bedel talebi olabilir mi? Ya da üst yapı nedeni ile bir kullanım bedeli talebi olması mümkün mü?

İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğinin 5. maddesinin (g) bendinde, İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatı verilirken itfaiye görüşü alınması gereken yerler belirtilmiştir. "Umuma açık istirahat ve eğlence yerleri; patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı maddelerin üretildiği, satıldığı ve depolandığı işyerleri; otuz kişiden fazla çalışanın bulunduğu her türlü işyerleri, ana giriş kapıları dışında cadde ve sokağa doğrudan bağlantısı olmayan ve birden fazla işyerinin bir arada bulunduğu iş hanı, çarşı ve benzeri işyerlerinde yangına karşı gerekli önlemlerinin alındığını gösteren itfaiye raporunun alınması, diğer işyerlerinde ise yangına karşı gerekli tedbirlerin alınmış olması" bu madde kapsamında aşağıda belirttiğimiz işyerlerinden itfaiye raporu mu istenmeli midir? Yoksa diğer işyerleri kapsamında değerlendirilip yangına karşı gerekli tedbirlerin alınmış olması yeterli midir? İş hanı veya çarşı niteliğinde olmayan bir binanın bodrum ve zemin katında bulunan giyim ürünleri satış mağazası, birden fazla işyerinin bulunduğu apartman şeklindeki binanın 1,2. veya üst katlarında ofis olarak kullanılan işyerleri, zemin, 1,2. katları aynı işyeri tarafından kullanılan tekstil ürünleri satış yeri itfaiye raporu olup olmaması yönüyle nasıl değerlendirilir?