1988 yılında alınan 2 kat, yığma, toplam inşaat alanı 228 m2 olan bir ruhsat şu anda inşaat temeli atılmış bir durumdadır. Yeniden ruhsat verilmesi durumunda; 11.04.2011 tarih ve 2101 sayılı Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Yapı İşleri Genel Müdürlüğünün Genelgesi ile 4. maddede belirtilen, yapımı tamamlanmadığı ve ruhsat yenilemesi yapılmadığı için ruhsatı hükümsüz hale gelen yapılar için, denetim sorumluluğunu, mevcut fenni mesuller üstlendiği zaman 4708 sayılı Yasa hükümleri dışında değerlendirilebilir mi?

Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 45. maddesinde bahsedildiği üzere, bazı binalarda asansör yapma zorunluluğu getirilmiş olup, imar planlarında emsal hesaplamasında asansör alanı emsale katılmadan hesaplanmaktadır. Ancak, mevzuat gereği yapı sahibince istenirse daha az katlı yapılarda da asansör yapılabilmektedir. Bir parselde birden fazla blok yapılması durumunda ve bu bloklarda asansör yapılması mecburiyeti olmadığı halde asansör yapılması durumunda asansör alanı emsale katılıp katılmayacağı konusunda tereddüt yaşanmıştır. Bu örnekler; sığınak, yangın güvenlik holü, vs. ortak alanlarla ilgili arttırılabilir. Konuyla ilgili görüşünüzün bildirilmesi hususunda gereğini arz ederim. Not: Bir parselde birden fazla blok yapılaşması olduğu durumlarda bu durum kullanılabilir emsali (Yoğunluk artışı) arttırmaktadır.

1- Bütçe içi işletmelerde mevcut personel yetersizliğinden dolayı hizmet alımı şeklinde personel temini yapılabilir mi? Veya yapılacak ihalenin işletme adına yapılması (vergi numarası da farklı olduğu için ve buna bağlı sözleşme ve ihale Damga Vergileri doğacaktır) herhangi bir sorun teşkil eder mi? 2- Bütçe içi işletmelerin tek düzen hesap planındaki gelir ve gider kayıtları aynı zamanda belediye muhasebe sistemine de işlenmektedir. Bu gelir ve gider kayıtlarının harcama yapılan firma adına mı yapılması gerekir, yoksa var olan işletme adına ay sonunda toplam gelir ve gider şeklinde işlenmesinin sakıncası olur mu?

15.04.1962 doğumluyum. 01.08.1981 yılında 506 sayılı SSK’ na tabi olarak çalışmaya başladım. 30.08.1996 tarihinde SSK’ na bağlı hizmetlerim sona ermiştir. Yeraltı madencilik faaliyetlerinin tabi olduğu ağır iş kolunda 2832 gün, normal sigortalılık olarak 118 gün olmak üzere toplam 2950 gün SSK’na bağlı hizmetim bulunmaktadır. Askerlik sürem 8 aydır, askerlik borçlanmamı yapmadım. Belediye Tüzel kişiliğinde 01.05.1997 tarihinde ilk defa emekli sandığı kurumuna tabi olarak çalışmaya başladım. 06.05.2011 tarihi itibari ile halen kurumda çalışmaktayım. SSK’ na bağlı hizmetlerimin 2832 günün ağır iş kolları statüsünde geçmiş olduğunu ve bu suretle de fiili hizmet süresi zammı olarak (Daha önce yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanun hükmünde yer alan 360 güne veya bir tam yıla 90 gün verilerek eklenmesi suretiyle)emekli sandığı hizmetlerim ile birleştirilebilmek mümkün mü? Bu konuda net bir bilgiyi hiç bir kimse ve makamdan alamamaktayım.) Bu bilgiler doğrultusunda; SGK’ na devredilen Emekli Sandığına tabi olarak, hangi tarihte emekliliğe hak kazanacağım?

Belediyeye ait işyeri için öncelikle kira ihalesine çıkıldı, uhdesinde kalan kişi sözleşme imzalamadı. Aynı yerin satışı için ihaleye çıkarıldı, idaremizce bazı sebeplerle ihale iptal edildi. Bu durum sonucunda aynı işyeri için kiralama mı yoksa satış ihalesi mi yapmamız uygun olacaktır?

5393 sayılı Belediye Kanunu 29 uncu maddesinde '… Özürsüz veya izinsiz olarak arka arkaya üç birleşim günü veya bir yıl içinde yapılan toplantıların yarısına katılmayan üyenin üyeliğinin düşmesine, savunması alındıktan sonra üye tam sayısının salt çoğunluğuyla karar verilir…' denilmektedir. Meclis üyelerinin bir yıl içinde yapılan toplantıların yarısına katılmadığı durumlarda mazeret izni katılmadığı toplantı gününe sayılır mı? (Kanunun ilgili maddesinde belirtilen özürsüz veya izinsiz ibaresi, sadece arka arkaya üç birleşim günü toplantıya katılmama hususunu içerdiği yorumu ile tereddüde düşülmüştür.)

4734 sayılı Kanun hükümlerine göre yapım işi ihalesine katılmak üzere müracaat eden %50-%50 ortaklı şirket ortaklarından biri inşaat mühendisi diğeri bilgisayar mühendisidir. Bu şirketin iş deneyim belgesi olarak sunduğu mezuniyet belgesini kabul edecek miyiz?

21.02.2002 tarih ve 24678 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 11.02.2002 tarihli ve 2002/3700 sayılı Kararname eki Kararın 1 inci maddesi ile 2002/3654 sayılı Karara eklenen 3. maddesi ile “Belediyeler ile bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmelerce yürütülen toplu taşım hizmetlerinden faydalanmayla SINIRLI olmak üzere eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfı personeli, emniyet hizmetleri sınıfı personeli, T.C. Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü bünyesinde görev yapan postacı ve dağıtıcılar ile basın kimlik kartı sahipleri bu konuda yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar 8.1.2002 tarihli ve 4736 sayılı Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrası hükmünden muaftır.” Bu kararname ile öğretmenler, emniyet mensupları, postacı ve dağıtıcılar ile basın kimlik kartı sahiplerine toplu taşım araçlarından ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmaları imkân sağlanmıştır. Ancak kararnamede geçen sınırlı kelimesinden mesai saatlerini mi anlıyoruz. Eğer öyle ise mesai saatlerinin ne olduğu ile ilgili herhangi bir yasal dayanak var mıdır?

İhale komisyon üyelerinden o işin ödemesiyle ilgili gerçekleştirme görevlisi olabilir mi? Harcama yetkilisinin seçeceği gerçekleştirme görevlisi kendisine hiyerarşik olarak en yakın üst kademe yöneticisinden seçer deniliyor. Burada hiyerarşik olarak en yakın üst kademe yöneticisi 657 sayılı Yasa kapsamındaki personel değil midir? Ayrıca ön mali kontrol ile ilgili olarak hiçbir akademik, lisans veya lisans üstü bilgisi ve eğitimi olmayan personel gerçekleştirme görevlisi olabilir mi?

Şehir merkezi ve ilçe nüfusunun artması ve şehir içi yolcu taşımacılığı yapan kooperatifin yetersiz kalması ve vatandaş şikâyetlerinden dolayı ve farklı yeni kurulan kooperatiflerin güzergâh taleplerinden dolayı belediye olarak oluşturulan komisyon raporlarına istinaden şehir merkezi güzergâhlar düzenlenmiş durumda. Buna istinaden hali hazırda çalışan kooperatife şehrin kuzey-güney yönlü güzergâhları, yeni kurulan kooperatife doğu-batı yönlü güzergâhlar, sonradan yapılacak olan sözleşmeler (kira, tahsis, ücret vb. hususlarda) alınan meclis kararı ile verilmesi planlandı. Tahsis, kira vb. şekilde güzergâh işlemleri meclis kararıyla verilmesinde bir sakıncanın bulunup bulunmadığı. Özellikle de şehirlerarası kurulan kooperatiflerin belediye sınırlarındaki veya otogarlarında ki yerleri için il veya ilçe trafik komisyonlarında uygun görülmesi neticesinde tahsis edildikleri bilinmekte olup aynı yöntemle 5393 sayılı Kanunla yetkilerin belediyede olması münasebetiyle bu işlemin yapılmasında sakınca bulunup bulunmadığı hususunda.

Belediyemize ait gayrimenkuller ihale yolu ile satılmış, bu gayrimenkuller üzerinde su aboneleri var ve su borçları bulunmaktadır. Aboneler belediye adına su kullananlar su parasını ödememiş, bu yerleri alan kişiler de borçları kabul etmiyorlar. Ne yapmamızı önerirsiniz?

Belediyemizde lise mezunu ve görevde yükselme sınavına katılmamış olan Başkatip 2007 yılı Ağustos ayında belediye başkanı'nın onayı ile Yazı İşleri Müdürlüğü kadrosuna atanmıştır. 2007 yılı Ağustos ayından 2011 yılı Haziran ayına kadar yazı işleri müdürlüğü yapmış olup 2011 yılı Temmuz ayında müdürlük için eğitim yönünden yetersiz olduğu ve görevde yükselme sınavına katılmadığı için Belediye Başkanı tarafından Şef kadrosuna atanmıştır. Belediye Başkanlığı tarafından bir yazı ile yazı işleri müdürlüğü yaptığı zamanda Ek Tazminat ve Özel Hizmet Tazminatı olarak fazla aldığı tutar olan …’ TL tahsil edilmek istenmektedir. Bu tutar kişi borcu mudur? Kişi borcu ise Belediye Başkanı bu tutarı memurun maaşından keserek tahsil edebilir mi? Yoksa bir müfettiş tarafından kişi borcu olarak çıkartılıp mahkeme kararı alınması mı gerekir?